Amazon Wild
  Arowana Hakkında Herşey
 
*Makale bana ait veya benim çevirim değildir. Sahibi hakkında bir bilgiye ulaşamadım.İnternette yaptığım araştırmada karşıma çıkmıştı ve kopyalamıştım. İnternetten derleme ve alıntıdır diyebiliriz.Arowanalarla ilgili sitemizde çok fazla bilgi olmadığı için tüm arowana severlerle paylaşmak istedim.
 

Latince Adı: Osteoglossum bicirrhosum
Habitatı ve Anavatanı: Amazon
Beslenme Biçimi: Etçil.
Davranış Biçimi: Agresif
Kendi Türlerine Davranışı: Agresif
Üreme: Ağızda kuluçka yapar, kulaçka süresi 2 aydır.
Sıcaklık: 24-28 C
En Fazla Büyüdüğü Boy: 120cm
Su Sertliği: Yumuşak-Orta
pH: 6,0-6,8


Arowanalar Osteoglossidae familyasına bağlı türleri kapsar. Güney Amerika'da Amazon Nehri, Asya ve Avustralyada yaşayan Arowana türleri vardır. Ayrıca Arapaimidae familyasına bağlı Heterotis niloticus da Afrika Arowanası olarak bilinmektedir.

Arowanalar eski çağlardan bugüne dek pek değişmeden gelmiş balıklardır.

Çok iri bir balıktır. Doğada 100 cm.yi aşabilmektedirler. Akvaryumlarda bu boyutlara ulaşabilmeleri pek mümkün olmamakla birlikte oldukça büyük akvaryumlarda beslenmelidirler.

Arowanalar'ı guruplandırmak gerekirse;

1 - Güney Amerika Arowanası

- Gümüş Arowana (Osteoglossum bicirrhosum)
- Siyah Arowana (Osteoglossum ferreirai)

2 - Asya Arowanası (Scleropages formosus)

Asya Arowanasının çeşitli renk varyasyonları vardır.

- Gold Back Arowana
- Red Tailed Gold Arowana
- Red Arowana
- Green Arowana

3 - Avustralya Arowanası

- Noktalı Arowana (Scleropages leichardti)
- Jardini Arowana (Scleropages jardini)

4 - Afrika Arowanası (Heterotis niloticus)

Arowanalar oldukça pahalı balıklardır ve bazı türleri binlerce dolara alıcı bulabilmektedir.

Arowanaların sevdiği su ısısı 24 - 26 C° dir. Suyun bir kısmının sık sık alınarak taze su ile değiştirilmesi faydalıdır.

Arowanaların insan eli altında üretilmesi mümkün olmakla birlikte çok büyük bir akvaryuma, yeterli bilgiye ve sabıra ihtiyaç vardır. Erkek Arowanalar dişi Arowanalardan "Anal Kuyruklarının" daha uzun olması ile ayrılırlar.

Afrika Arowanası dışında Arapaimidae familyasına bağlı olarak Arapaima gigas da (Pirarucu) bulunmaktadır. Ancak bu tür akvaryumculuk açısından fazla ilgiye haiz değildir. Bunun nedeni de 4 metreyi geçebilen boyudur.
 
 
AROWANALAR

AROWANA EJDERHA BALIĞI

Fosil kayıtları gösteriyor ki bu çok eski ve geniş aileye ait balığın tarihi 35-55 milyon yıl eskilere dayanıyor. Bu gün onları Güney Amerika da Osteoglossum bicirrhosum, O.ferreirai, Arapaima gigas, Afrika da Heterotis niloticus ve Avustralya da S. Formosus, S. Leichardtii ve S. Jardini temsil ediyor.
Bu balık ailesinin kafası sıska ve kemikli olup uzun vücudu mozaik şekilli kanalları olan agır hacimli pullarla kaplıdır. Arka yüzgeçleri yumuşak ve uzun olduğu halde karın yüzgeçleri kısadır. “kemik dil” adını ağzının alt kısmındaki çene kemiklerinden almıştır, dil alt ve üst çenenin birleştiği noktadaki uzunluktadır.

Giriş:

Asya Arowana’sı son 30 yıldaki artan popülaritesi ile balık koleksiyoncularının hobisi haline gelmiştir. Okuduğunuz yazının amacı bu balığın ticaretinin nasıl geliştiğini ve CITES’ ın (Vahşi doğada soyu tükenmekte olan bitki ve hayvan türleri için uluslar arası ticaret anlaşması) listesine en yüksek düzeyde korunması gereken balık olarak nasıl girdiğini açıklamaktır. Son bölümde de biz bu balığın şu andaki durumunu ve ticaretinde ki gelişmeleri göreceğiz.

Kendimi tamamiyle bu balıkların nasıl evcil hayvan endüstrinin bir parçası olduğu ve bu ticaretin CITES anlaşmalarına ve resmi kanunların düzenlemelerine göre ithalatı, ihracatı ve satışının nasıl geliştiğine yoğunlaştırdım. Bu pek fazla açığa çıkarılmamış olan konuyu kütüphane dışındaki kaynaklardan da araştırmak zorundaydım. Edindiğim bilgilerin çoğuna internet vasıtasıyla ulaştım, bu bilgiler yıllarca bu işin ticaretini yapan üreticilerin deneyimleriydi. Aynı zamanda CITES dan tonlarca doküman almamı sağlayan Obdulio Menghi beye çok teşekkür ederim.

Umarım bu yazı insanların akvaryum endüstrisinin arka planında neler olup bittiğinin farkına varmalarını ve meraklısı olarak Asya Arowana!larının ve hatta tüm hayvanların ticaretinin daha faydalı bir şekilde nasıl yapılabileceği konusunda yardımcı olur.

1. Arowana Ticaretinin Geçmişi

A. Ejderha balıkları akvaryum içinde popüler oluyor

Asya Arowana’sının ünü ve çekiciliği ejderha balığı olarak tanınmasından ve gizemli olmasından kaynaklanmaktadır. Her şeyden önce onlar akvaryum ortamında üreyemezler. İri cüsseli bir balık türüdür ve uzunlukları 90 cm ve üzeri olabilir. Bu sebeplerden dolayı Arowana üstün bir balık olarak görülür ve hobiciler için bir çeşit meydan okumadır. Herkesin bu balıkla ilgilenmesi inkar edilemeyecek kadar heyecan vericidir.

Arowana’nın sadece büyüklüğünden kaynaklanan bir güzelliği yoktur aynı zamanda bilinen en parlak renklere sahiptir. Kırmızı, altın kırmızısı, altın sarısı, yeşil ve bu renklerin tonlarından oluşan bir çeşitliliğe sahiptir. Örneğin kırmızısı, biber kırmızısı, ananas kırmızısı gibi farklı tonlara sahiptir fakat biz bunu basit bir kaç kategori ile sınırlandıramayız.

B. Asya Arowana sına talep artıyor

Arowana’ya talep aşırı bir şekilde artmıştı. 1978 den 1992 ye kadarki dönemde sürekli olarak üretim çiftliklerinin sayısının arttığını görmekteyiz. Hem akvaryumcular hem de tedarikçiler bu aşırı talebe cevap veremediler. Bir arowana’nın gelmesiyle satılması aynı anda gerçekleşmekteydi.

Bu periyotta Arowana’nın fiyatı ünüyle paralel olarak beklenmedik bir şekilde artmıştır. İnsanlar bir arowana için binlerce US dolar ödemeye istekliydiler. Bu güne kadarda fiyatlarında bir değişiklik olmamıştır. Kırmızı olanı Filipinler de 1000, Amerikada 4000 US dolara alıcı bulmaktadır. Sarı olan 450, yeşil olan 200 US $ etmektedir. Balık koleksiyoncuları ellerindekileri yüksek fiyatlarla satabileceklerini bildiklerinden daha fazla kar sağlayabilmek için fiyatları aşırı bir şekilde yükselttiler. Onlarla beraber tedarikçiler ve en sonunda akvaryumcularda aynı şeyi yaparak balığın fiyatlarını yükselttiler.

Bu zincirleme gelişen durum hem tedarikçilerin hem de hobicilerin hatasıdır. Her iki tarafta kabahatliydi. İnsanlar da bu balığa sahip olabildikleri sürece ödedikleri bedele aldırmadan satın almaya devam ettiler. Tüm bunlar Arowana’nın sonunu getiren sebepler oldu. Balığın doğal ortamda nesli tükenmeye başlamıştı. Üretildiğinden daha hızlı bir şekilde tüketiliyordu. Sonunda da soyu tükenmekte olan canlılar sınıfına girdiler. İşte tam olarak yaşanan gerçek budur.

2. CITES ın müdahalesi

A. CITES ın geçmişi

Hiç kimse Arowana balığından bahsederken CITES dan söz etmeden duramaz. Tıpkı Hiroshi Maeda nın dediği gibi “ Asya Arowanası CITES anlaşmalarından söz edilmeden tartışılamaz.”

CITES
(Vahşi doğadaki soyu tükenmekte olan bitki ve hayvan türleri için uluslar arası ticaret anlaşması)

farklı devletlerin soyu tükenmekte olan bitki ve hayvanların ticaretini kontrollü bir şekilde yapılmasını sağlamak için yapılmış bir anlaşmadır.

CITES ın başlangıcı doğal dengenin korunması için yapılan 8. uluslararası toplantıyla gerçekleşmişti. Bu toplantıda soyu tükenmekte olan canlıların ticaretinin sınırları çizilmişti. Daha önce tasarlanmış olan pek çok öneri vardı ama bunlar toplantı notlarında yer almadı. Bunlar ancak 1972 de gündeme geldi. Uluslar arası çevreciler toplantısı, hükümetlerin ve resmi kuruluşların tüm güçleriyle doğada bulunan hayvan ve bitkilerin ithalat, ihracat ve taşımacılığı konularında sınırların çizildiği ve bu anlaşmanın adaptasyonunu sağlamak bir fırsat olarak görülmüştür.


Bu anlaşma takip eden yıllarda Washington da askıda kaldı. Sonuçta 72 ülkenin imzasıyla 1 temmuz 1975 te bu anlaşma etkili olmaya başladı.

B. CITES ın listesinde Asya Arowanası (Scleropages Formosus) 1. sınıf statüsünde

CITES ın amacı, soyu tükenmekte olan canlıların uluslararası platformda aşırı bir şekilde ticaretinin yapılmasını engellemektir. Dengeli bir tüketimin uzun vadede daha faydalı olacağı görüşülmüştür. CITES doğadaki bitki ve hayvanları 3 gruba ayırmıştır. 1. sınıfta nesli tükenme sınırında olan bitki ve hayvanlar. 2. sınıfta dikkat edilmesi gereken ve doğada bol miktarda bulunmayan bitki ve hayvanlar. 3. sınıfta da doğal ortamda bol sayıda olan bitki ve hayvanlar yer almaktadır. Asya Arowana’sı CITES ın listesinde doğal ortamda sayıları hızla azaldığı için 1. sınıfında en yüksek düzeyde korunması gereken balık olarak yer almaktadır. Bundan ötürü Amerika da bu balıkla ilgili mevcut yasaları çiğneyenlere 20.000 dolar para cezası ve 5 yıla kadar hapis cezası verilmektedir. Onun özel statüsünden ötürü ticareti yasaklanmıştır.

C. CITES üretim çiftliklerinin sınırlı sayıda tutulmasının önemi konusunda anlaşmaya vardı.

1989 da 7. Rosanne gözden geçirme kongresinde Endenezya’dan sınırlı sayıda balık üretim çiftliği ithalatına izin verilmiştir. Asya Arawona’sının appendix I listesinde olmasına rağmen daha sonra Arowana üretiminin daha ekonomik yollarının olduğu farkına varılmıştı. Bu çizgide CITES tüm appendix I listesindeki hayvanların korunması için üretim operasyonunun uygulanması gereken bir yol olduğuna kanaat getirmiştir.
Bu yüzden Arowana’nın yeniden kendi yurdundan diğer ülkelere ihraç edilmesine izin verilmiştir. Endonezya’ dan ihraç edilen bu balıkların sayısı tarihlerine göre şöyledir: 1990’da 1250 adet, 1991’de 1500 adet, 1992’de 2500 adet. Bu sayı her geçen yıl artmaktadır ve bugün CITES’ in 16 kayıtlı çiftliğinde Scleropages Formosus ticari amaçla üretilmektedir.

3.Günümüzde Arowana

A.Balık Çiftliklerine bir bakış,

Bugünlerde CITES’ın onayladığı balık çiftliklerinde üretilen Arowana’ nın ticareti bir kez daha hukuki bir hal almıştır. Bu balık çiftlikleri Endonezya, Malezya ve Singapur’un doğal ortamlarında yayılmış durumdadır. CITES’ın sertifikalı balık çiftliğine kabul edilmek uzun ve sıkıcı bir süreçtir. Üretim operasyonları önce yetkili yöneticiler tarafından uygun bulunmakta daha sonra da bilim adamları tarafından onaylanmaktadır. Bu üretim operasyonları öncelikle egzotik türler için kurulmuştu. Eko sistemdeki doğal türlerin üzerindeki herhangi bir negatif etkiyi önlemek için ekolojik risk çalışması yapılmıştır. Tüm bunlar yapıldıktan sonra üreticiler gerekli stoklara ulaşmışlar ve bu işten fayda sağlamaya başlamışlardır.

Akvaryum için kullanılan balıklar artık doğal ortamlardan değil balık çiftliklerinden elde ediliyordu ve marketlerde satılabilmesi için belli bir yaşta olması gerekiyordu. Bu balıkları tanıma ve takip amacıyla bir çeşit mikroçip ile fişlemişlerdi. Müşteri balık çiftliklerinden mikroçipli bir balık satın aldığında beraberinde balığa ait hem bir sertifikaya hem de bir kimliğe sahip oluyordu.

Singapur’da bazı Panda Aquatics ve Dragonfish Industry gibi bazı çok bilinen balık çiftliklerinde yüksek kalitede Arowana’lar üretilmektedir.

C. Kanunsuz hareketler:

Balığın yok olma sürecinden bugünlere gelmesinde uzun bir süreç geçmiş olsa da bu konuda kayıtlarda olmayan pek çok kanunsuz iş yapılmıştır. CITES’ın en iyisine ulaşabilmek için uyguladığı üretim programları çok meşakkatliydi insanlar doğal kaynaklardan kendilerince faydalanarak bu işten maksimum kar etmeyi amaçladılar. Bazı üreticiler büyük çukurlar açıp balıkları onların içine attılar ve balıklar kendilerine ait olmayan ortamlarda beslenip büyüyerek farklı bir melez tür haline geldiler.

Melezler hastalığa eğilimli ve doğuştan bazı kusurlara sahiptiler. Bu doğumlar sonucunda Arowana’lar genetik olarak değişmeye ve kötü genlerini gelecek nesillere taşımaya başlamışlardı. Tabii ki sorumluluk sahibi olmayan üreticiler kalitenin düşmesine aldırmıyorlar sadece sayılarla ilgileniyorlardı. Üreticiler bu melez Arowana’lardan yalnızca kırmızı, altın rengi ve yeşil olanları pazarlıyorlar ve müşterilerde farkında olmadan kazıklanıyorlardı.

Bugünlerde yaşanan en büyük sorun bazı üreticilerin doğal ortamdaki Arowana’ları yakalayıp onları CITES’ ın kayıtlı balığıymış gibi fişlemesinden kaynaklanmaktadır. Bu üreticiler yüzünden hormonal bir tehlikede yaşanmaktadır. Eğer balık çok kırmızı bir renge sahip değilse satılırken daha fazla para etsin diye balığa çeşitli hormonlu yiyecekler vererek rengini değiştirmişlerdir. Balık kalitesindeki düşüş hem satıcı hem de alıcıların kabahatiydi. Satıcılar balıkları daha ucuza satmaya başlamışlardı fakat müşteriler satın aldıkları balıkların hormonlu melez balıklar olup olmadığını bilmediklerinden sıkıntılıydılar.

Singapur’daki balık çiftliklerinin en iyilerinden Panda Aquatics’den
Alex Chang “ Biz Singapur’da bu balığın imajını dünya ticaretinde önemli bir yer tutması için korumaya çalışıyoruz.Fakat satıcılar kendilerini her gün biraz daha öldürüyor.”

C.Evinizdeki akvaryumda Arowana ;

Tabii ki Arowana’lar için son durak evindeki akvaryumunda balık besleyenlerdir. Burada sahibinin ilgi ve alakasıyla hayatının geri kalanını geçirir, iyi bir şekilde bakılırsa 25 yaşına kadar yaşar. Dahası akvaryumcular Arowana’ları kendileri üretmek ister ve bu cesur bir davranıştır. Akvaryumcuların Arowana üretmesinin pek çok faydaları vardır. Öncelikle bu yolla mevcut üreme metodlarına yenileri eklenir. İkinci olarak Arowana’ların hayata kalmalarını ve devamını sağlar. Ve türünün devamını sağlar. Üçüncü olarak daha fazla kişinin bu balığı üretmesi mevcut pazardaki yüksek fiyatları aşağıya çekecektir. Dördüncüsü Arowana’lara daha kolay sahip olabilinecektir.

Tabi bu durumun yukarıda saydığım avantajlarının yanında daha önce bahsettiğim gibi pek çok dezavantajı da vardır. Akvaryumcular da bu balıkları üretirken genetik kodlarında değişikliğe neden olabilirler ve daha kalitesiz balıkların oluşmasına sebebiyet verebilirler.

Sonuç olarak:

Sadece Arowana’lar değil tüm egzotik hayvanların ticareti konusunda tartışmalar devam eder gider. Bu yazının amacı herhangi bir tarafta saf tutmak değildir. Sadece bazı ortaya çıkmamış bilgileri siz okuyucular ile paylaşmaktır.

Tüm kaynaklarıma rağmen benim çalışmalarımın da sınırları vardır.
İlk olarak ve bence en önemlisi hukuksal olarak bu balığın ticaretinin nasıl yapıldığını ortaya çıkardık. Ondan sonra da bu balığın yakalanması, fişlenmesi ve garantili bir şekilde satılacakları akvaryumculara nasıl ulaştırıldıkları konuları geliyor. Tüm bunlar incelemeye değer ve üzerinde durulması gereken konulardır.

ORİJİNALİTE

Arowana’lar Güney Amerika da ki nehirlerden, Güney Asya’nın Güneydoğusu, Afrika ve Avustralya dan gelmişlerdir.
Asya’nın Güneydoğusunda kırmızı, altın rengi ve yeşil arowana’lar , gümüş, siyah ve kar arowana’ları da Güney Amerika da yaygındır.

Asya arowana’sı dünyadaki en ünlü ve pahalı arowana’dır. Normalde kırmızı, altın rengi , yada yeşil veya Asya arowana’sının iki türünün karışımı şeklindedirler. Sarı kuyruklu ve yeşil arowana hariç diğer bütün arowanalar nesilleri tükenmekte olduğu için koruma altına alınmışlardır.
Bazen Maleyan Bonytongue olarak adlandırılan bir tür arowana Malezya da bulunmuştur. Altın rengi pullara sahiptir. Gençken 4 dizi halinde altın rengi pullara ve pembeleşmiş karına sahiptir. Balık büyüdüğünde 4 dizi halinde bulunan altın rengi pullar 5 dizi olarak çoğalır ve pembe renk yok olur. Pulların renkleri altın, gümüş yada mavi olabilir.

Mavi renk nadir görülür. Pullar ufacık altın rengi çizgilere ayrılır ve mavi renk ana renk olarak görülür. Arka kısımda bulunan altın rengi arowana’nın alıcıları için çok etkileyici olduğundan e pahalı olanıdır.

Kırmızı arowana’lar Endonezya’da Kalimantan ve Sumatra da bulunmuştur. Kırmızı arowana’lar 1.sınıf kırmızı ve 2.sınıf kırmızı olarak iki değişik türe ayrılır.

1.Sınıf kırmızılar, sarıdan turuncuya, turuncudan kırmızıya,kırmızıdan kan kırmızısına ve kan kırmızısından biber kırmızsına kadar bir çok değişik renk sıralarına sahiptir. Donuk kırmızı çok talep gördüğünden çok pahalıya satılır. Balık gençken 1. sınıf kırmızı ile 2.sınıf kırmızı arasındaki farkı anlamak zordur.

1.sınıf genç kırmızıların kuyruğu ve yüzgeçleri donuk kırmızı, pulları parlak atlın rengi , başlangıç kısmı da hafif yeşildir. 2.genç sınıf kırmızıların yüzgeçleri turuncu fakat pullarının rengi beyazımsı gümüş olmakla beraber çok belirgin değildir. 1.sınıf kırmızı balık büyüdüğü zaman yüzgeçleri kırmızı renkte kalır fakat solungaç ve pulların renkleri değişir. Rengin çeşidi hangi tarz (1. sınıf kırmızı) balığa sahip olduğunuza göre değişir.

2. sınıf kırmızı sadece turuncu ve pembe renkte yüzgeçlere sahiptir. Pullarının ve solungaçlarının renkleri sadece pembe ve turuncu olarak gelişir.

Endonezya da Pekanbaru da bulunan balığın pulları mor parlak renkle beraber bakır –altın rengidir. Balığın arka tarafı koyu renk gri kahveden siyah a doğru renkler sıralı. Kuyruğunda renkler 1/3 i 2/3 si bölünmüş.
1/3 i kuyruğun üst bölümü koyu renk, 2/3 si kuyruğun alt bölümü de morlu kırmızı ve kahveli siyah tonlarında. Sırtındaki yüzgeç in ve anüs kenarındaki yüzgeç in rengi de kuyruktaki 1/3 ve 2/3 kısımlarındaki rengi takip etmekte.

Avustralya arowana’sı oldukça güzel olmakla beraber Asya arowana’sına benzer. Avustralya arowana’sının pulları daha sık ve küçüktür ayrıca üzerlerinde kırmızı noktalar vardır. Asya arowana’sının pulları 5, Avustralya arowana’sının pulları 7 tabakadan oluşur.
Renkler bakır altından altın rengine doğru sıralanmıştır. Pearl arowana’sıda renkli pullara sahiptir ayrıca kuyruğu ufak altın rengi noktalarla birlikte siyah renktedir. Arowana’yı su yüzünde yutkunurken görmek normaldir.
Avustralya arowana’larını diğerlerinden daha sinirli oldukları bilinir ayrınca koruma altıda bulunmamaktadırlar.

Boyu: Maksimum boyu yaklasık 90 cm ısısı ıse 23 – 26 C Dağılım:Avustralya da yaygındır.
Avustralya benekli arowana neredeyse yüzgeçler ve kuyruk renginin koyu olması dışında aynıdır. Pulları kavis şeklindeki beneklerin yerine yuvarlak beneklere sahiptir. Ufak kırmızı benekler pulların üzerindedir. Bu tür de koruma altına alınmamıştır.

Bilimsel adı: Scleropages leichardti, boyu:Maksimum 92-93 cm ısısı:23-26 C

Avustralya kırmızı arowana çok nadir bulunur (en az Singapur da) ve çok güzeldir.Pulları ve yüzgeçleri kırmızılı-kahveli çok güzel altın rengi beneklerle birlikte. Yaygın olmayan diğer bir çeşit ise Gold Pear arowana’dır normal Avustralya arowana’sın dan daha sarılı ve altın rengidir.

Güney Amerika dan gelen Gümüş arowana Siyah arowana ile aynı kırmızı kuyruk şekline sahiptir.Pulları ve yüzgeçleri gümüştür.Koruma altına alınmamıştır.Ayrıca Güney Amerika da Kırmızı kuyruklu gümüş arowana da bulunmaktadır.

Bilimsel adı: Osteoglossum Bicirhosum
Boyu: 92-93 cm ısısı: 24 – 30 C
Yaygın olduğu yerler:Guyana, Orinoco, Amazon Basin

Gümüş arowana çoğu akvaryumda rahatta bulabileceğiniz yaygın bir türdür.

Osteogloosum ailesine bağlı olarak ilk bilinendir. Siyah arowanaya benzer ,aynı uzunlukta ve şekilde kırmızı kuyruğu vardır fakat gümüş arowananın kuyruğunun tamamı gümüş rektedir. Gümüş arowana 105-110 cm e kadar büyüyebilir buda arowanalar içinde en uzun olanıdır. Koruma altında değillerdir çok kolay satın alabilirsiniz. Gümüş arowana’nın çok iştahlı olduğu söylenmektedir.

Siyah Arowana: Güney Amerika dan gelen Siyah Arowana Gümüş Arowananın ki gibi aynı türde kırmızı kuyruğa sahiptir. Siyah Arowana gençken pulları ve yüzgeçleri siyah ve beyazlatıcı çizgilerle kaplıdır fakat olgunlaşırlarken Siyah Arowana bu rengi kaybederek grileşir. Siyah Arowana yaklaşık 95 cm e kadar büyüyebilir. Koruma altına alınmamıştır.

Bilimsel adı: Osteoglossum Ferrerai Boyu:Maksimum 90 cm. Isısı: 23-29C
Yaygın olduğu yerler:Güney Amerika (Negro Nehri)
Siyah Arowana büyük boyuta ulaşır ve akvaryum en az 100 galon olmalıdır. Siyah arowana’nın Gümüş arowana da çok daha yavaş geliştiği söylenir. Yumurtalar çok narin olduğu için yumurta keselerinin cok fazla bağlı kalmaması önemlidir. Bütün arowana’lar gibi siyah arowana da cırcır böcekleri, küçük balılar ve küçük karideslerle beslenir.

Afrika Arowana’sı diğer arowana’lardan daha çirkin olduğu için insanlar tarafından pek tutulmaz.



ÇEŞİTLİ TÜRLER

Osteoglossum-Ferreirai

Scleropages ile Osteoglossum cinsleri arasındaki temel fark Osteoglossumların yüzgeçlerinin ve sırtlarının daha uzun olamsıdır,
Ayrıca yanlardaki pulların sayıları 32-35 öncekiler , 21-25 sonrakiler.
Asya Arowanası normalden çok daha büyük pullara sahip bir balıktır.
Burada dikkat edilmesi gereken nokta bütün Scleropages ların CITES koruması altında olmamasıdır.Sadece dört değişik renkte Arowana asyada koruma altına alınmıştır.

Asya Arowanası:

Asya Arowana’sı veya bilinen adıyla ejderha balığı, muhteşem popülarite değeri ve harika görünüşünden dolayı akvaryum dünyasının kralı olarak tanınırlar. Eşsiz vücudu, geniş ağzı ve gizemli bir balık olması Asya Arowana’larını üreticiler için çok özel yapmaktadır. Sizin de bildiğiniz gibi ejderha balığı Çinliler için şans, zenginlik ve gücü temsil eder.

Asya Arowana’ları renklerine göre doğada 4 ayrı yerde bulunurlar. Batı Malezya’da Cross Back Golden, Endonezya’daki Batı Kalimantan’da Süper Kırmızılar, Endonezya Pekanbaru’da Red Tail Golden ve Malezya’daki nehirlerde , Endonezya , Myanmar ve Tayland’da yeşil Arowana’lar bulunmaktadır. Popülaritesinden ve çok istenmesinden dolayı bu balıklar aşırı biçimde avlanmakta ve doğal ortamdaki sayıları gittikçe azalmaktadır

Bu durum özellikle Malezya’da ki altın ve kırmızı Arowana’lar için geçerlidir. Neyse ki Arowana’lar artık CITES tarafından koruma altına alınmıştır.

Şu anda bile Asya Arowana’sının ticareti Amerika ve Tayvan’da yasaktır. Altın Arowana’sının bilinen pek çok ismi vardır; Cross Back Golden, Pahang Gold, Malayan Bonytongue, Bukit Merah Blue, Taiping Golden ve Malaysian Gold. Bu balıklar olgunlaştıklarında baştan sona tamamen altın rengine sahip olurlar. Cross Back Arowana’sı Malezya’nın pek çok yerinde bulanabilirler , göreceli olarak bulunması zor ve talebi çok olduğundan kendisi pazardaki en pahalı arowana türüdür. Nadir olarak bulundukları gibi yumurtladıkları zamanda az sayıda yavru meydana getirirler. Şu anda yalnızca Malezya ve Singapurda’ ki çiftliklerde Malezya’nın Altın Arowana’sı üretilmektedir.

Cross Back Golden Arawona’lar daha sonra mavi, mor, altın rengi, yeşil ve gümüş renkli olmak üzere sınıflara ayrılmıştır. Mavi ve mor arowana’lar birbirine karıştırılabilir, bunun sebebi mavi gözüken rengin balığa bir başka açıdan bakıldığında aniden mor renge dönmesidir. Altın rengi arowana’sının renkleri çok çarpıcıdır ve 24 ayar altın rengini andırır. Bir akvaryumun içinde iki Altın Arowana’sının o sakin yumuşak hareketlerle yüzdüklerini görürseniz içinizi bir rahatlık kaplar ve görüntüyü akvaryumun kralları içeride şeklinde yorumlarsınız.

Cross Back’ lar artık eskisi kadar orijinal değildir ve bir takım çeşitlilikler göstermektedir. Bu çeşitlilik yıllar geçtikçe Platin Beyaz Altın Arowana’sı ve değerli Altın Mavi Arowana’sı gibi balıkların oluşmasına neden olmuştur. Bu iki balık da çok nadir bulunduğundan Japonya’da çok aranan balıklardır. Orijini Malezya Çiftlikleri olan bu dünyanın yüksek kaliteli balıklarının ihracatı için gerekli teşkilat kurulmuştur.

Kırmızı Arowanaların orijini Endonezya’nın Batı Kalimantan bölgesidir. Süper Kırmızılar ( Biber ve Kan Kırmızısı ) ise çok ünlü olan Kapuas Nehri ve Sentarum Gölünde yetiştirilmektedir. Asya Arowana’ları arasında uğurlu renkleri ve altın arawona’lara kıyasla uygun fiyatları yüzünden daha popülerdirler. Kırmızı rengin balığın tüm vücudunu kaplayabilmesi için belli bir yaşa gelmesi gerekiyor. Kırmızı Arowana’ların üreticiler tarafından tercih edilmesinin sebebi yüksek gelir elde etmeleri ve eğer balık “ süper kırmızı ’’ statüsüne yükselirse daha çok gelir sağlamalarıdır.



Temelde 4 değişik farklı kırmızı Arowana vardır.

Kan Kırmızısı,
Biber Kırmızısı,
Turuncu Kırmızı ve Altın Kırmızısıdır.


Bu renklere sahip balıklara grup olarak “ Süper Kırmızı ’’ yada “ Birinci Sınıf Kırmızı ’’ denilmektedir. Süper Kırmızı daha çok kan kırmızısı ve biber kırmızısı olanlar için kullanılır, çünkü diğer ikisinde onlar kadar kaliteli ve üstün özellikler görülmez. Fakat yıllar geçtikçe süper kırmızı terimi her 4 ton için de kullanılmaya başlanmıştır.

Biber kırmızısı ve kırmızısı Arowana’ların anavatanı Endonezya da batı Kalimantan bölgesinde ünlü Kapuas nehri ve Sentarum gölüdür. Sentarum gölü birbirine bağlı pek çok küçük gölcükten oluşmaktadır ve sonunda da Kapuas nehri ile birleşirler. Bu sular Peat Ormanı’nın içinde yer almaktadır ve orman bu tarih öncesi balıklara çok ilkel bir ortam sağlar.

Bu doğal ortamın içinde barındırdığı mineraller ve yiyecek kaynaklarının bolluğu asya arowana’larının renkleri üzerinde çok olumlu etki yaratmıştır. Kırmızı arowana’ların vücut ve kafa yapıları kırmızı renklerinin tonlarıyla birbirinden az çok farklılıklar gösterir. Bu görünüşteki farklılıklar yüzünden Endonezya’ daki ilk satıcılar onları kırmızıdaki yoğunluğa göre kan kırmızısı ve biber kırmızısı olarak iki farklı gruba ayırmışlardır. Kan kırmızısı ve biber kırmızısı Arowana’ların hacimleri de birbirinden farklıydı. Biber kırmızısı olanlar geniş bir gövdeye, kan kırmızısı olanlar ince ve uzun bir gövdeye sahiptirler. Biber renkli olanı vücudunun iriliği, kaşık şekli kafa yapısı, yoğun kırmızı rengi onu daha gösterişli, güçlü, dengeli ve başarılı bir görünüşe sahip yapıyordu.

Biber renklinin iri kırmızı renkli gözleri ve elmas şeklinde bir kuyruk yapısına olmasına karşın kan kırmızı renkli olanının beyaz ve küçük gözleri, beyaz yelpaze şeklinde bir kuyruğu vardır. Biber renkli olanların çeneleri alçaktır ve gözleri o kadar büyüktür ki bazen göz kenarları kafasının en tepesine kadar ulaşabilir. Diğer yandan kan renkli olanlar da küçük gözleri ve geniş kuyruklarıyla basit bir güzelliğe sahiptirler. Bu farklı özellikler balıklar çok gençken bile fark edilebilmektedir.

Yukarıda saydığımız farklılıklara rağmen biber kırmızısı ve kan kırmızısı olanlar kırmızı Arowana’lar içinde daha göz alıcı olduklarından akvaryumcular içinde bunlar daha makbul olanlarıdır. Genel olarak süper kırmızı sınıfının keskin görünüşlü bir yüzü, ağız kısmında noktaları vardır. İyi bir süper kırmızı sahibi olabilmek için sertifikalı olarak satın alabileceğiniz yetkili çiftliklere baş vurmanız önerilir.
Kırmızı rengin oluşumu da biber ve kan kırmızısı arowana’lar da farklılık gösterir. Kan kırmızısı olanlar tam olarak renklerine diğerlerine göre 1-2 yıl daha evvel ulaşırlar. Fakat renklerine ulaşana kadar ki geçirdiği devreler her iki balıkta da aynıdır. Turuncu renk pek çok kırmızı arowana için bir ara dönemdir, bununla beraber normal gelişimini izlemeyen ve 8 yıl soluk bir renkle yaşadıktan sonra 1 ay gibi kısa bir zamanda sahiplerini de şok ederek tamamıyla kırmızı bir renge dönüşenler de vardır.

En iyi kırmızı Arowana’lardan bir tanesi de mor kırmızı olanlardır. Bu tür sadece batı Malezya da ki Pahang çiftliklerinde üretilir. Genç yaşlarında dahi fark edilecek koyu kırmızı hatlara sahiptirler, merkez kısmı da mor renkten meydana gelmişlerdir. Balık büyüdükçe kırmızı pulları mor renge dönüşmeye başlar.

Mor kırmızı ender bulunduğundan pahalı bir balıktır.

Turuncu kırmızı türü çok genel olarak üretilir ve kırmızıya tamamiyle dönüşmez

Alıntıdır.
Kaynak:akvaryum.com
 
 
  Bugün 7 ziyaretçi (9 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol